Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, bugün sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Ankaralılara çağrıda bulunmuştu.
Yavaş, "Hukukun üstünlüğünü, özgürlükleri ve adaleti savunmak için bir araya geliyoruz. Hep birlikte, demokratik bir Türkiye için ses olacağız. 26 Mayıs Pazartesi, saat 19.30’da, Çankaya Belediyesi arkası Sakarya Caddesi’nde buluşalım" ifadelerini kullanmıştı.
Çağrıya yanıt veren vatandaşlar, CHP Ankara İl Başkanlığı'nın düzenlediği, "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitingine katıldı.
Mitingde, CHP'nin tutuklu Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun mesajı da okundu.
İmamoğlu mesajında, "Benim inancımın ve cesaretimin, kararlılığımın en büyük kaynağı sizlerin inancı ve yüksek adalet duygusudur. Vicdanıdır. Türkiye'mizin şu geleceği için yola çıktık. Mutlaka başaracağız. Kötülük bitecek. İyilik, huzur ve başarıyı hep beraber getireceğiz. Bugün düzenlemiş olduğunuz adalet ve özgürlük buluşmasında inanın yanınızdayım. Sağınızda ve solunuzdaki kişi benim. Sizleri çok seviyorum. Ekrem İmamoğlu, Marmara Cezaevi" ifadelerine yer verdi.
"ÜLKEYİ BU HALE GETİRDİNİZ"
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş ise, şöyle konuştu:
"Bugün burada adalet isteğimizi haykırmak için, hukuk istediğimizi haykırmak için buradayız. Ekrem Başkan'a destek olmak için buradayız. Çünkü öyle günlerden geçiyoruz ki hukuk askıya alınmış. Bir yargılama yapılıyor, hazırlık soruşturması gizli olmasına rağmen ifadeler 10 dakika sonra piyasaya yayılıyor. Yine soruşturmanın gizliliği bakımından konuşulmaması gereken şeyler televizyonlarda algı yaratılmak için yapılıyor.
Efendim neden kamera kapatıldı, neden gizli görüşme yapıldı? Sevgili Ankaralılar, şu an buradaki esnaflar, iş yerinde çalışanlar dahil; dinlenme korkusuyla, 'Gizli bir şey yapmasa da FaceTime'den konuşuyor, Whatsapp'tan konuşuyor, ülkeyi bu hale getirdiniz. Herkesi her yerde takip ediyorsunuz, elbette herkes kendi mahremiyetine saygı duyulmasını istiyor.
"TRT'DEN YAYINLAYIN"
Dolayısıyla böyle basit suçlamalar olmaz, Özel Kalem Müdürü'ne, şoförlere sorulan soruları görüyorsunuz. Her şeyden evvel şunu her zaman açık yüreklilikle söyledik: Bizler belediye başkanları bizlerin dokunulmazlığı yok. Yargılanmaktan kaçmak istemiyoruz. Yargılayın, usulünce yargılayın. Hatta Ekrem Başkan'ı o kadar iddialı söylüyor. TRT'den açık bir şekilde, canlı olarak yayınlayın ki herkes neyin ne olduğunu görsün. Bu kadar cesur davranıyor.
O yetmiyor, Twitter hesabını yasaklıyorsunuz, Türkiye'deki bütün Twitter hesapları Ekrem Başkan'ın fotoğraflarıyla dolduruyor. Sesini, görüntüsünü yasaklıyorsunuz. Peki ben şu soruyu sorayım: Sadece İstanbul'da mı yasak? Ankara'da herkes fotoğrafları her yere asarsa onları da mı engelleyeceksiniz, 21. yüzyıldayız, artık hepimiz hukuk istiyoruz. Öğrencilere ben bizzat tanığım. Haklarımızı aramak için geldik, siyasi hiçbir şeyimiz yok dediler ama buna rağmen öğrencilerin anayasal hakkı olan eşitlik, adalet istemeleri de çok görüldü. Birçoğu hala tutuklu. Bir kısmının sağlık sorunları olmasına rağmen maalesef uzun süre tutuklu kalıyor.
"ÖZDAĞ CEZA BİLE ALSA FAZLASIYLA YATMIŞ DURUMDA"
Neden tutuklu yargılıyorsunuz, masumiyet esastır. Tutukluluk istisnadır. Ekrem Başkan hala tutuklu, seçilmiş belediye başkanları tutuklu, gençler tutuklu, Ümit Özdağ hala tutuklu. Kaldı ki Ümit Özdağ ceza almaz bana göre ama ceza bile alsa fazlasıyla yatmış durumda. Neyi yargılayacaksınız?
Bakıyorsunuz suç örgütü lideri Ekrem Başkan'a ait her şey yasaklanıyor. Peki suç örgütü nasıl olur, mahkeme kararı ile. Yargıtayca tasdik edildikten sonra bir insanın suç örgütüne üye olduğu anlaşılır. Savcının bir iddia ile böyle bir şeyi söyleme hakkı yok.
Bugün Prof. İzzet Özgenç, biliyorsunuz 2005 yılında Türk Ceza Kanunu yapan kişi, "Ekrem Başkan'ın fotoğrafının kaldırılması tamamen kanunsuzdur" dedi. O zaman bakıyorsunuz, demek ki amaç yargılamak değil itibarsızlaştırmak. Peki sebebi ne, sebebi şu: Çünkü CHP'li belediyeler 2019'dan yaptıkları faaliyetler halkın gönlüne girdi. 'Ne açıyorlar kreş, kapatın' diyorlar. 'Ne açıyorlar yurt, kapatın' diyorlar.
"MEMNUNİYET ORANI YÜZDE 58"
Dolayısıyla CHP'li belediyeler halkın lehine neler yaptıysa şu anda 400'ün üzerindeki belediye ile toplumun yüzde 80'inden fazlasını idare ediyoruz. En son yapılan ankette de memnuniyet oranı yüzde 58 oldu. Bu ne demektir, CHP'li belediyeler, yaptıkları belediyecilik anlayışı ile yarın Türkiye bir iktidar değişikliğinde nasıl yönetilecek bunları görüyorlar. İstediğimiz tek şey hukuk, adalet, eşit şekilde yargılanmak. Adaletin önünde kendimizi eşit hissetmek istiyoruz ve Ekrem Başkan'a yapılan bu davranışı, seçilmiş belediye başkanlarımıza yapılan bu davranışı kınıyoruz. Bir an evvel özgürlüklerine kavuşmalarını istiyoruz. Onun için buradayız.
Vatandaş, yapılan anketlerde Ekrem Başkan'ın ve belediye başkanlarımızın yargılanmasını yüzde 60'ın üzerinde siyasi olarak değerlendiriyor. Bu nedenle her gün bir yasakla karşı karşıya geliyoruz. Nelerle suçlanmadık hatırlayın ama yaptıkları ile sınanıyorlar. Hani 2023 seçimlerinde PKK ile yan yanaydık, ne oldu, Şimdi kim yan yana geldi? Dolayısıyla seçim kazanmak için her yolu meşru buluyorlar ama artık söyleyebilecekleri yalan, kandırabilecekleri bir halk yok. Halkın gözü açıldı. İnşallah büyük bir çoğunluk ile tek başına iktidara gelerek aynı zamanda tekrar parlamenter sisteme dönüp eşit bir şekilde insanlarımızın bu ülkede huzur içerisinde özgür, refah içerisinde yaşamalarını sağlayacağız."
Kaynak: Cumhuriyet
Yorumlar
Kalan Karakter: