Türkiye Artık Oyun Kurucu: Ahmed Şara Ziyaretiyle Değişen Bölgesel Paradigma
Yayınlanma :
12.04.2025 14:49
Güncelleme :
12.04.2025 14:49


Bu ziyaretin sembolik ve stratejik değeri yalnızca iki ülke ilişkileri açısından değil; bölgesel dengeler, küresel aktörlerin pozisyon kaybı ve Türkiye’nin artan jeopolitik ağırlığı bakımından da tarihi bir dönüm noktasıdır.
Yeni Ortadoğu Denkleminde Türkiye: Oyuncu Değil, Oyun Kurucu
Türkiye uzun yıllar boyunca hem sahada hem masada aktif bir aktör olarak konumlandı. Ancak bu ziyaretle birlikte roller değişmiştir: Türkiye sadece oyunu oynayan değil, oyunu kuran ve kurallarını belirleyen merkez haline gelmiştir.
Amerika’nın bölgede bıraktığı stratejik boşluk,
Avrupa’nın edilgen tutumu,
Rusya ve İran’ın etkisinin sınırlı kalması,
Arap dünyasında yükselen yeni yönelimler…
Tüm bu gelişmeler, Türkiye’yi doğal lider konumuna taşımıştır. Ahmed Şara’nın Ankara’ya gelişi, Türkiye’nin bu yeni pozisyonunun artık yalnızca sahada değil, diplomasi zemininde de teyit edildiğini göstermektedir.
Ankara: Yeni Diplomasi Üssü
Antalya Diplomasi Forumu başta olmak üzere Türkiye’nin son yıllarda sergilediği diplomatik atılımlar, dünya sisteminde yeni merkezlerin oluştuğunu net şekilde ortaya koymaktadır.
Geleneksel Batı merkezli diplomasi platformları etkisini yitirirken, Ankara ve Antalya gibi şehirler küresel siyasetin yeni odak noktalarına dönüşmektedir.
Bu değişim; yalnızca teknik bir organizasyon başarısı değil, aynı zamanda Türkiye’nin bölgesel vizyonunun, istikrar sağlayıcı gücünün ve diplomatik ağırlığının da bir göstergesidir.
Ziyaretin Kodları: Geçiş, Güç ve Güvence
Bu tarihi ziyaret üç temel başlık altında okunmalıdır:
Geçiş: Ahmed Şara, savaşın içinden gelen bir aktör olarak, şimdi siyasal geçiş sürecini yönetiyor. Türkiye’nin verdiği destek, bu sürecin uluslararası meşruiyet kazanması açısından kilit önemdedir.
Güç: Türkiye artık sadece savunma yapan bir ülke değil, yön veren ve yol açan bir güçtür. Sahada sağladığı denge, diplomasi masasında stratejik derinliğe dönüşmüştür.
Güvence: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Suriye’nin toprak bütünlüğü” vurgusu, Türkiye’nin yalnızca kendi çıkarlarını değil, bölgenin huzur ve barışını öncelediğini açıkça ortaya koymaktadır.
Tüm Suriye Halkına Tarihi Bir Çağrı
Yıllardır Esad rejiminin baskı, zulüm ve ayrımcılığına maruz kalan Suriye halkı; nice bedeller ödemiş, nice kayıplar vermiştir. Ancak artık o dönem kapanmak zorundadır.
Bu yeni süreç, tüm Suriye halkı için tarihi bir fırsattır.
Etnik kimlikleri, mezhep farklılıklarını ve siyasi kutuplaşmaları bir kenara bırakarak; ortak bir gelecek için kenetlenme zamanıdır. Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Dürzisiyle, Hristiyanıyla… Bu topraklarda yaşayan herkes bu ülkenin asli ve eşit parçasıdır.
Eğer bu fırsatı değerlendiremezsek, fitne odaklarının ve emperyalist güçlerin oyununa tekrar düşeriz. Ama eğer birlik olursak, kendi geleceğimizi kendimiz yazabiliriz.
Batı Oyunun Dışında, Türkiye Merkezde
Batı’nın ikiyüzlü ve güven vermeyen politikaları, Suriye meselesinde inandırıcılığını yitirmiştir. Sahada fiili karşılığı olan aktörlerle temas kuramayan bir Batı, sürecin tamamen dışında kalmıştır. Buna karşılık Türkiye, sahadaki gerçeklikten kopmadan, çözümün merkezinde yer alarak yalnızca bölgesel değil küresel düzeyde “stratejik oyun kurucu” konumunu pekiştirmiştir.
Artık Ankara Konuşuyor, Dünya Dinliyor
Ahmed Şara’nın Ankara ziyareti; sadece bir protokol adımı değil, Ortadoğu’nun geleceğine dair güçlü bir mesajdır. Türkiye, artık çatışmaların değil, çözümlerin merkezidir. Masaya yalnızca çıkarlarını değil, vizyonunu da koymaktadır.
Ve dünya artık şu gerçeği çok net şekilde görüyor:
Ortadoğu’da barış mı aranıyor?
Artık tüm yollar Ankara’dan geçiyor.
Ahmet Ağca
Beydili Türkmen Derneği
Suriye Türkleri STK’lar Platformu Başkanı
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: