MAĞDURLUĞUNUZLA KALIRSINIZ

MAĞDURLUĞUNUZLA KALIRSINIZ

Ekonomik durumun yarattığı olumsuzluklar sebebiyle kendinde zorunluluk görenler bir taraftan, hırsızlığı meslek haline getirmiş bundan geçinenler diğer taraftan son zamanlarda alın teriyle, kırk emekle kazanarak bir umut ve hevesle satın aldığımız motosikletlerimizi çalarak bizi mağdur eden maalesef insan sınıfında yer alan ancak insanlıktan nasibini almayan bu türü bozuk varlıkların son dönemlerde sayıları artmaya başladı. Sosyal medya platformlarında maalesef motorum çalındı diyerek çok fazla paylaşımlar görüyoruz. Fiyatların çok yükselmesi sebebiyle zaten ulaşmakta zorlandığımız motosikletlerimizi birileri gelerek birkaç dakika içerisinde elimizden alıp gidiyor.  Bu sadece bir malın çalınması değil aynı zamanda emeğimizin, hayallerimizin, umutlarımızın bazılarımızın ekmek teknesinin çalınması demektir.
Peki, kanun bu durumda ne diyor. ‘‘TCK m. 142/1-e uyarınca, adet, tahsis veya kullanımları gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında işlenen hırsızlık suçunun cezası 3 yıl ile 7 yıl arasında hapistir.’’ bazı durumlarda bunun artmasına sebep olacak ek maddelerde yer alabiliyor. Peki, bu yeterlimi kendi şahsi görüşüm hırsızlığın sebebi ne olursa olsun emek hırsızlarının daha ağır bir şekilde cezalandırılması gerektiğidir. Bunun için ülkeyi yöneten ve yönetecek olan hükümetlerin aslında üzerine düşen büyük bir sorumluluk var önce insanların refah seviyesini arttırıp ahlaklı bireylerin yetişmesini sağlamak daha sonra keskin ve ağır cezalar koymaktır. İmkânları sağlandığı halde emek harcamadan daha fazla para kazanmak için bir başkasının emeğini çalmaya devam ediyorsa o zaman o kişinin toplum içerisinde olmasına gerek yok diye düşünmekteyim.
Mağdur olma mağdurluğunla kalırsın sözü aslında çalınan malın o an bulunmazsa, hırsız sonradan yakalansa dahi giden gitmiş oluyor anlamına geliyor. Zaten devletin vereceği 3-5 yıl hapis ki açıktan hırsızlıkta yatmıyor bile sizi mağdur olarak kalmanıza neden oluyor, bu ülkede mağdur mağdurluğuyla bırakılıyor.
Peki, bizler ne yapmalıyız herkesin kilitli dükkânları ya da garajları maalesef bulunmuyor. Hırsıza kilit mi dayanır diye bir söz var belki dayanmaz ama zorlayabilecek önlemler alabiliriz. Çünkü gidon kilidi dediğimiz kilit bir darbe ile kolayca kırılabiliyor bu sebeple en yetersiz önlemlerden birisi olup gidon kilidine güvenip motosikletinizi bırakıp gitmeyin. İyi bir markanın disk kilitlerini kullanabileceğiniz gibi minimum 12 mm güçlendirilmiş çelikten yapılmış zincirde kullanılabilirsiniz. Güçlü bir zinciri, demir kesme makası ile kesmeniz neredeyse imkânsız, canavar dediğimiz taşlama makinasıyla kesmesi gerekmekte buda gece vakti çıkartacağı çok yüksek ses sebebiyle caydırıcı etki yaratacaktır. Bunların dışında kameraların olduğu yerler az da olsa bir caydırıcılık yaratabiliyor, karanlık kuytu köşeye sakladığımız motosikletler hırsız tarafından fark edildiğinde eylemini gerçekleştirmek için ideal bir ortam haline gelebiliyor. Fiziki olarak alabileceğimiz önlemlerin sayısı ne kadar artarsa bir o kadar güvenli hale geleceğinden emin olabilirsiniz. Bunların dışında gelişen teknoloji ile motosikletinizin iç kısımlarına saklayabileceğiniz takip sistemleri mevcut, bu sistemlerin kendilerine ait mobil uygulamaları ile motosikletiniz daha çalınmadan size uyarı bildirimleri gelebiliyor, alarm çalabiliyor. Diyelim ki motosikletinizi park ettiğiniz yerde değilsiniz ilk müdahale yapılana kadar motosikletin çalındığını düşünürsek bu takip sistemlerinin sağladığı olanaklar sayesinde haritalarda kolayca anlık yer takibi yapabilir kolluk kuvvetine yer bilgisi verebilirsiniz. Bu sayede motosikletiniz parçalanmadan tekrar ona kavuşabilirsiniz.
Öncelikle kendi önlemlerinizi alarak çalınma riskini minimum seviyeye indirebilirsiniz. Çalındıktan sonra tekrar bulmanız neredeyse imkânsız, kanunlar zaten giden malın yerine yenisini getirtmediği için tüm emekleriniz bir anda kaybolabiliyor. Emeğinizin, umutlarınızın, hayallerinizin çalınmadığı bir düzenin olması dileğiyle.
Tekeriniz Düz Bassın!