Tuna Büyükşahin

Tuna Büyükşahin

tunabuyuksahin@hotmail.com

"İktidarın Değil Halkın Gündemi"

06 Temmuz 2024 - 11:55

(TUNA BÜYÜKŞAHİN Yazdı...)
Bir yarış pistinde mesafeleri saniyelerde hesaplayarak tüketen yarışmacılar gibi sayıyoruz günleri. 

Bugün Pazartesi bitti, amaa, Cuma da bitmek üzere. Peki ne oldu? Bir hafta  nasıl geçti. Siyasetçiler çokça konuştu, iktidar dediğim dedik çaldığım düdük, elinde ve kontrolünde ki medya/iletişim gücüyle 22 yıldır adım adım uyguladığı siyasi  ekonomik ve sosyal yaşamı topluma dikte ettiriyor. Yerel seçimlerde sandıkta verilen "uyarı" cezasını yok sayıyor. 
Ana muhalefet partisi CHP, halka dokunmanın, halkın sesini dinlemenin, sorun nerede ise orada, vatandaşın yanında olmanın bu dönemde yapılması gereken siyasi tavır olduğunun bilincinde. Emekli mitinginde, atanamayan öğretmenler mitinginde, Sivas Madımak katliamı, Başbağlar katliamı anma ve protesto eylemlerinde. Kayyum tarafından açık cezaevine çevrilen Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrencilerin mezuniyet töreninde. Ama, kendini yasaların üstünde gören kayyum rektör Emniyet birimlerine talimat vermiş, halkın vekilleri üniversiteye alınmıyor. 
Bir çay bahçesinde bir bardak çay içmenin hesabını yapan emekli, TÜİK 'in bilardo topu fiyati üzerinden yaptığı hesaplama nedeniyle ara zammın yüzde 14 ile 25 arasında olacağını ana akım medyada müjde olarak sunulmasını izliyor. Özgür ve Özgün medyanın başının üstünde demokrasin kılıcı gibi sallanan RTÜK sopası, Açık Radyo'ya verilen yayin lisansı iptal cezası. 

EURO 24'te Avusturya'yi yenip son sekize kalan milli futbol takımımızın zaferinin üzerine düşen kurt işareti. Birden herkes Kurt mu Bozkurt mu uzmanı oluyor. Yapılan bir spor kazanılan bir futbol maçı. Kadın Voleybolcular şort giyiyor TV yi kapatıyorum diyenler, birden "Açın açın TV'leri, ekranda Merih kurt işareti yapıyor " diyor. Kazandığı maçın sonunda zafer işareti yaptı diye futboldan men edilen Amedsporlu futbolcunun nasıl linç edildiği unutuluyor. Merih ceza alır mı almaz mı diye Kurt işaretini sahiplenen MHP, eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayeti davasını bununla kamufle etmeye çalışıyor. 5 gün süren dava da, müştekilerin, avukatlarının söyledikleri iktidar kanadında duyulmuyor. CHP ve bazı muhalefet partileri davayı dikkatle duruşma salonunda izliyor, Ateş ailesinin yanında duruyor.

Kayseri'de Suriyeli bir sapık Suriyeli bir çocuğa tecavüz ediyor. Mahalleli ayaklanıyor, evler taşlanıyor, yakılıyor. Polis müdahale ediyor. Emniyet Müdürü,  "Çocukta Suriyeli.. " diyerek, hepimizin canını acıtan, çocuğa tecavüzü "Rızası Vardı.. " diye meşru göstermeye çalışan Aile Bakanı'nı hatırlatıyor. 

Çalışma masasına oturup yazmaya çalışırken, bir haftanın gündemi ekranda görülünce, bu gelişmelerin bir haftanın değil 22 yıllık iktidarın alt yapısını oluşturduğu,  giriş, gelişme, gidiş serüveni olduğunu, bunu sadece iktidarın görmediğini, iktidarın, dikensiz gül bahçesini kendi için kurup, yaşamın her alanında dikenleri halkın bahçesine kapısına bırakmanın sonucunu artık biliyor. Erken seçim tartışmalarından kaçıyor. AKP içinde yüksek sesle de olmasa eleştiriler yansıyor medyaya...

Ve, bir hafta biterken yeni hafta da ne olacak sorusunun cevabı kendiliğinden ortaya çıkıyor.
" Demokratik haklar ve kurallar kapsamında, "iktidarın topluma dikte ettiği gündem değil halkin kendi gündemi ile yeni haftaya haftalara hazır olmak..." 

YORUMLAR

  • 0 Yorum